Erektil Disfonksiyon, tatmin edici cinsel aktivite için yeterli bir ereksiyonun sağlanamaması ve/veya sürdürülememesi olarak tanımlanabilir. Dünya çapında 100 milyon kadar erkeğin ED’den muzdarip olduğu tahmin edilmektedir. Bununla birlikte, ED’li erkeklerin %85’inden fazlası tedavi aramamaktadır. Sebepler arasında, ED’nin yaşlanmanın normal bir sonucu olduğu ve herhangi bir tedavi bulunmadığı şeklindeki yanlış varsayımlar yer almaktadır. Gerçek şu ki, ED ile ilişkili altta yatan koşulların prevalansı yaşla birlikte arttığından, ED olasılığının yaşla birlikte artmasıdır. ED tedavi edilebilir bir durum olduğundan ve tedavi edilmesi gereken altta yatan başka bir tıbbi sorunun belirtisi olabileceğinden, hastaların tedavi aramadaki başarısızlığı özellikle talihsizdir.
İktidarsızlıkla İlgili Toplumsal Mitler
Efsane : Erektil Disfonksiyon nadirdir.
Gerçek : Yapılan bir sağlık araştırması, 40 ila 70 yaş arasındaki erkeklerin %52’sinin ereksiyona ulaşmada ve/veya bunu sürdürmede bir dereceye kadar zorluk yaşadığını buldu. Yaklaşık %35’inde orta veya tam ED vardı.
Efsane : Erektil Disfonksiyon vakalarının çoğu psikolojik olarak kaynaklanır.
Gerçek : ED’nin yaygın olarak psikojenik nedenlerle bağlantılı olduğu düşünülse de; Çalışmalar, ED vakalarının sadece %10 ila %30’unun tamamen psikojenik faktörlerden kaynaklandığını göstermektedir. Geri kalan kısımda, örneğin vasküler bozukluklar, yapısal anormallikler, nörolojik hasar veya endokrinolojik bozukluklar gibi bir organik bileşen tanımlanabilir. Bununla birlikte, özgüven, kaygı ve partner ilişkisi sorunları gibi psikolojik faktörler de söz konusu olabilir.
Efsane : Erektil Disfonksiyon sadece yaşlı erkekleri etkileyen bir durumdur.
Gerçek : 50 yaşına kadar, tüm erkeklerin yaklaşık yarısı bir dereceye kadar ED yaşar. Genel olarak, ED prevalansı yaşla birlikte artar, ancak erkekler erektil yeteneklerini seksenli yaşlarının çok ötesinde korur. Yaşa bağlı durumlar ve çeşitli tıbbi durumları tedavi etmek için kullanılan ilaçlar, ED’nin oluşma olasılığını artırır.
Efsane : Erektil Disfonksiyonun teşhis edilmesi ve tedavisi karmaşıktır. Hastalar her zaman bir uzmana sevk edilmelidir.
Gerçek : Çoğu ED vakası teşhis ve tedavi edilebilir. Bununla birlikte, halk ve sağlık profesyonelleri arasında ED hakkında bilgi eksikliği ve doktorlar ve hastaların cinsel konuları tartışmaya isteksizliği, hastaların tedavinin yararlarından mahrum kalmasına neden olmuştur.
Efsane : Erkekler ED ile yaşamayı öğrenmelidir.
Gerçek : Etkili ve iyi tolere edilen tedaviler mevcuttur.
ED’nin Nedenleri
Pek çok insan yanlış bir şekilde ED’nin tamamen psikolojik bir sorun olduğuna inanır. Erektil Disfonksiyon öncelikle fiziksel kökenlidir, ancak psikolojik faktörler tek başına veya fiziksel faktörlerle birlikte ED’ye neden olabilir. ED ile ilişkili koşullar arasında şunlar vardır: Hipertansiyon, Diyabet, Penise kan akışını ve ereksiyon mekanizmasını engelleyen arterlerin sertleşmesi ve diğer vasküler bozukluklar, Yüksek kolestorol, Pelvis veya omurilik yaralanmaları dahil travma, Bazı cerrahi ve radyasyon tedavisi türleri, Multipl skleroz ve diğer sinir sistemi bozuklukları, Depresyon,Vasküler bozuklukları kötüleştiren alışkanlıklar (örneğin, alkol veya sigarayı kötüye kullanmak)
* Yorumların Onaylanması İçin Türkçe Yazım Kurallarına Dikkat Edin!