Göz Tansiyonu (Glokom) Nedir ?
Glokom yani bir diğer adıyla göz tansiyonu görme sinir sisteminin zarar görmesidir. Göz basıncının yükselmesiyle ortaya çıkar ve tedavi edilmediği zaman körlüğe kadar gidebilir. Aşağıdaki belirtilerden olan kişilerin mutlaka uzman doktora görünüp test yaptırması gerekmektedir. Erken tedavi ile durumu kontrol altına alabilirsiniz.
Göz Tansiyonu (Glokom) Belirtileri
İlk zamanlar herhangibir belirti göremeyebilir Göz Tansiyonu yani Glokom hastaları. Ama ilerleyen zamanlarda bu belirtileri daha net görebilmektedirler. İlk zamanlar bulantı, kusma ve bulanık görme gibi semptomlar görülebilir. Özellikle yaşı ilerleyen bireylerin düzenli olarak göz tansiyonları için uzman doktora görünmeleri gerekmektedir. İlk zamanlarda sabahları baş dönmesi, dengesiz hissetme görülebilir. Özellikle hastaların televizyon izlerken veya birşeyler okurkan gözü yorabilecek eylemlerde bunları yaşaması olası belirtiler arasındadır.
Genetik hastalıklar arasında da yerini almaktadır. Aile bireyleri içerisinde Göz Tansiyonu hastalığı var ise bunun genetik olma ihtimali oldukça yüksekttir. 40 yaşının üzerindeki bireylerin mutlaka düzenli olarak göz tansiyonu ölçmeleri gerekmektedir. Ayrıca şeker hastalığı, migren ve kansızlık gibi rahatsızlıklar da göz tansiyonu tetiklemektedir.
Göz Tansiyonu (Glokom) Tedavisi
Glokom yani göz tansiyonu tedavisi ilaç, lazer ve ameliyat ile yapılmaktadır. Özellikle lazer tedavisi son zamanlarda oldukça artmakta ve tercih edilmektedir. Bunun nedeni ameliyatın aksine acısız ve daha az masraflı olması. Yan etkileri de diğer tedavi yöntemlerine oranla daha azdır.
İlaç Tedavisi: İlk olarak hastanın göz muanesi yapılarak bir oran belirlenir. Bununla birlikte hastanın yaşı da baz alınarak ilaç dozajı ve sıklığı ayarlanır. Bu süre zarfında hasta ilaçlarını aksatmadan ve saatinde kullanması çok önemlidir. Eğer ilaç tedavisi olduğu halde hastanın göz tansiyonu düşmüyor ise ozaman ameliyat tedavisine başlanır.
Ameliyat İle Tedavi: İlaç tedavisi yetersiz olduğu durumlarda ameliyata başvurulur. Gözün beyaz tarafında küçük belirgin olmayan bir delik açılarak buradaki sıvı alınır. Genellikle hastalardan %95’inde olumlu sonuç vermektedir.
Lazer Tedavisi: Son yıllarda oldukça adından sıkça duyduğumuz ve en çok tercih edilen yöntemdir. Lazer ışınlarıyla gözün içerisindeki suyun kaybedilmesidir. Ameliyat tedavisine oranla acısız olması ve ilaç tedavisine oranla da yan etkisinin bulunmaması nedeniyle en sık tercih edilen yöntemdir.
* Yorumların Onaylanması İçin Türkçe Yazım Kurallarına Dikkat Edin!