Çocuk ve Uyku

 Çocuk ve Uyku

Çocuk ve Uyku Önemi

Pediatrist Doktor Zeynep Arslan, çocuklar ve uyku hakkında merak edilenleri Hasta Sağlık sitesi için yazdı.

Çocuk ve Uyku

Çocuk ve Uyku

1- Çocuklarda Uyku neden önemlidir?

-Uyku yalnızca bir dinlenme aracı olmayıp zeka gelişimi, boy uzaması ve diğer organların gelişiminde önemli bir rolü vardır. Hormonal mekanizmalarla stresin azalmasını ve büyümeyi sağlar. Bunun yanında hasarlı doku varsa iyileşme, onarımı ve vücudun yeniden yapılandırılmasını sağlar.

2-Düzenli uykunun faydaları nelerdir?

– Uyku çocuğun büyümesi ile doğrudan ilişkilidir. Çocuklar en çok yenidoğan döneminde uyur bu dönemde uyku günde 19-20 saati bulabilir. Bu dönem büyümenin en hızlı olduğu dönemdir Büyüdükçe uyku süreleri kısalır. Düzenli uyuyan çocukların daha hızlı büyüdüğü, okul başarılarının daha yüksek olduğu ve obezitenin daha az görüldüğü bilinmektedir. Uyku düzeni kötü olan çocuklarda zararlı alışkanlıklar, ekran süresi ve sağlıksız atıştırmalıklarla beslenmenin daha sık olduğu bilinmektedir. Ayrıca daha ileri yaşlarda adolesan dönemde düzenli uyuyan çocukların depresyon, agresif davranışlar, obsesif bozuklukların daha az görüldüğünü göstermiştir.

3-Çocuklar ne kadar uyumalı?

– Bebekler neredeyse beslenme saatleri dışında hep uyurlar. Bebek büyüdükçe uyanıklık süresi artar. 1-3 yaş arası öğlen ve ikindi saatlerinde sonrasında sadece öğlen uykusu olmak üzere kestirmeleri olur. 6-7 yaşlarından sonra öğlen uykusunun da kaybolduğu görülür. Yapılan araştırmalar okul çağındaki çocukların günde 11-12 saat uyuması gerektiğini göstermiştir. Bu süre çocuk büyüdükçe azalır ve ergenlik döneminde daha geç saatlerde uyunduğu görülür. Melatonin hormonu ve büyüme hormonunun daha fazla salgılanabilmesi için özellikle akşam 22.00 ve gece 02.00 saatleri arasında derin uykusunda olunması gerekmektedir. bu nedenle ergenlerde 22.00 den geç yatmaması önerilir. Uyku çocuğun büyümesi ile doğrudan ilişkilidir.

4-Çocuklar nasıl uyutulmalı?

-Bebeklik döneminde ailelerin çocuğu alıştırdığı uyku düzeni çok önemlidir. Çocuğun uykusu geldiğinde yatağına konulması ve uyuyana dek poposuna hafifçe vurularak pışpışlanabilir ya da hafif sesle ninni söylenebilir. Çocuğu yatağa terk etmek önerilmez çünkü çocuklarda bu dönemde ayrılma anksiyetesi vardır. Bu şekilde çocuğun kendi kendine uykuya dalmasına izin verilir. Eğer ebeveynler çocuğu sallayarak ya da kucakta uyutmaya alıştırırsa çocuk gece gündüz bunu isteyecektir vebu durum bakım vereni oldukça zorlar. Çocıuk uyuduğunda uykunun evrelerinden biri olan REM uykusunda bebek hareketli olur. Bu nedenle gece bebek uyandı sanılıp aileler tarafından kucağa alınabilir. Böyle durumlarda aslında çocuk uykudadır fakat uykunun bu evresinin özelliği olan göz hareketleri aktiftir. Bu durumu bilmek ve çocuk uyanacak gibi olduysa yine saçını okşayarak ya da ninni söylenerek yerinden kaldırılmadan uykuya geri döndürülmesi önerilir.

5-Uykudan önce beslenme nasıl olmalı?

– Çocukların uykuya ne aç ne tok olacak şekilde yatırılması önerilir. Çay, kahve ve kola tüketimi kafein içermesi ve uyku düzenini etkileyeceğinden önerilmez. Beslenip hemen yatırma da reflü şikayetini artıracaktır. Bunun yanında aç bir çocuk eğer uyuyacaksa hafif bir meyve (elma, muz gibi) bir kase yoğurt verilebilir.

6-Uyku spor ilişkisi var mıdır?

-Çocuklar uyanık oldukları sürede oldukça hareketlidir. Oyun oynamak için fırsat kollarlar. Fakat televizyon, telefon veya bilgisayar oyunları onları uyanık oldukları bu sürede hareketli oyunlar oynamaktan ziyade hipnotize şekilde kıpırdamadan saatlerce oturmalarına ve günlük harcamaları gereken enerjiyi yakamamalarına neden olur. Bu durumda uykuya dalmak da zorlaşacaktır. Bu nedenle uyku ve egzersiz doğrudan ilişkilidir. Oyun çağının geçtiği yaşlarda bu enerjiyi yakmalarını sağlayacak bir spor aktivitesine her çocuğun yönlendirilmesi ve devam etmesinin teşvik edilmesi önerilir. Bu durum obezite, stres ve depresyonu azaltacaktır.

Instagram: @drzeyneparslan697

YouTube: Pediatrist Dr. Zeynep Arslan

Hasta Sağlık

Hasta Sağlık sitesinde alanında uzman hekimlerin, diyetisyenlerin, fizyoterapistlerin ve psikologların görüşlerine yer veriyoruz.
Yorumlar (0)

* Yorumların Onaylanması İçin Türkçe Yazım Kurallarına Dikkat Edin!